KESK Bursa: Boğaziçi üniversitesi bileşenlerinin yanındayız, birlikte güçlüyüz!

KESK Bursa: Boğaziçi üniversitesi bileşenlerinin yanındayız, birlikte güçlüyüz!

Kamu Emekçileri Sendikaları (KESK) Bursa Şubeler Platformu bugün Boğaziçi üniversitesine rektör atamasını ve üniversite öğrencilerine yapılan saldırıları kınamak için basın toplantısı gerçekleştirdi.

KESK Bursa ortak salonda yapılan açıklamada, “Rektörlerin üniversite bileşenlerince seçilmesi yerine, üniversiteye kayyum atanmasını tercih eden ve bu tercihinde ısrarcı olan siyasi iktidar, üniversitelerdeki demokratik, muhalif, eleştirel düşünceye karşı tavrını tüm açıklığıyla gözler önüne sererek çok sayıda öğrenci gözaltına alınmıştır” denildi.

Özgürlüklerini savunan gençler diz çökmüyor!

Boğaziçi Üniversitesi, öğrencisiyle, akademisyeniyle, idari ve teknik personeliyle siyasal tarihimizin sayfalarından silinmeyecek bir duruş sergiliyor denilen açıklamada, “Rektörlerin atanarak değil seçimle gelmesini savunan; yöneticilerinde intihali, itaati ve yalanı değil liyakati görmek isteyen; tek tipçi, baskıcı ve kontrolcü bir öğrenme ortamı yerine eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir öğrenme iklimini talep eden üniversiteli gençler sabırla ve sebatla demokratik tepkilerini gösteriyor, taleplerini dile getiriyorlar. Her rengi eşit gören, rengarenk enerjileri ile özgürlüklerini savunan gençler, korku dağının zirvesine taht kuranların karşısında diz çökmüyor! Yeni rejimin sahipleri ise YÖK, medya ve polis eliyle demokrasi isteyen gençlere kumpas kurmaya, onları gözaltına almaya ve tutuklamaya devam ediyor!”

Düşünce özgürlüğü sadece AKP için!

Türkiye üniversiteleri AKP elinde cübbeleri polis postallarıyla ezilen, kapılarına kelepçe vurulan, siyasi iktidar karşısında el pençe durmaya zorlanan, akademisyenleri ihraç edilen, emekçileri güvencesiz çalışmaya mahkûm edilen, öğrencileri gözaltına alınan yerlere dönüştürüldüğü vurgulanan açıklamada, “Asıl sorun, düşünce ve ifade özgürlüğünü sadece kendileri için bir özgürlük sanan siyasi iktidar temsilcilerinin, demokrasiden, demokratik tartışma kültüründen ve üniversite fikrinden bihaber olmalarıdır. Gözaltına alınan 2 öğrencinin Anıl Akyüz ve Şilan Delipalta’nın demokratik haklarını kullanmaları nedeniyle tutuklanması, hukukun yok sayılması açısından skandal niteliğindedir. Skandal niteliğindeki bir diğer karar da aralarında üyemiz Suat Bozkurt’un da bulunduğu 17 kişinin hakim karşısına dahi çıkarılmadan aldığı ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasağı kararlarıdır. Söz konusu tutuklama kararlarıyla birlikte gözaltına alınmış kişilerin hakim karşısına dahi çıkarılmadan “konutu terk etmeme cezası”na mahkum edilmeleri açıkça hukuki değil, siyasi bir karardır” denildi.

Tutuklanan öğrenciler serbest bırakılsın

Rejimin ve rejime sadakatle itaat eden rektörlerin üniversitelere biçtiği kaftanı, hep birlikte demokratik mücadele ile yırtabileceğimizi biliyoruz diyerek devam eden açıklamada, “Akademisyeni, öğrencisi, idari ve teknik personeli ve taşeron işçisiyle üniversite bileşenlerinin demokratik talepler etrafında yan yana gelmesinin umudu nasıl çoğalttığını görüyoruz. Umudumuz arttıkça, korkuya hükmettiğini sananların iktidarlarını yitirme korkularına da daha fazla tanık oluyoruz. Demokratik haklarını kullananlara yönelik yargının orantısız ve ağır cezalar vermesini kabul etmediğimizin bilinmesini, tutuklanan öğrencilerin serbest bırakılmasını istiyoruz. Bu nedenle herkesi, atanan kayyumu kabul etmeyen Boğaziçi Üniversitesi bileşenleriyle dayanışmaya, insan, toplum ve doğa yararına üniversite mücadelesine destek olmaya davet ediyoruz. Demokratik haklarını kullandıkları için gözaltına alınan, tutuklanan tüm öğrencilerin derhal serbest bırakılmasını istiyoruz” denildi.

BursaMuhalif.com/Haber Merkezi

Benzer İçerikler

Bizi Takip Edin

En Üste Çık