Eğitim Sen’den Basına ve Kamuoyuna / Eğitim Günlüğü 59

Eğitim Sen’den Basına ve Kamuoyuna / Eğitim Günlüğü 59

Eğitim Sen’den Basına ve Kamuoyuna / Eğitim Günlüğü 59

Tarih: Kategori: Basın AçıklamalarıManşet

Bugünlerde iki temel konu gündemimizi belirliyor ve belirlemeye de devam edeceği görünüyor. Bunlardan birincisi, salgının yeniden etkisini artırması ve ciddi bir tehdit olarak varlığını sürdürmesi. 1 Haziran kararları ile ticaretin, sanayinin ve turizmin yeniden açılması ve ekonominin çarklarının dönmesi hedeflendi ancak bunun sağlığımız üzerinde yaratacağı etki hesaba katılmadı. Pek çok ilden gelen haberler vaka sayısında ciddi bir artış yaşandığı yönünde. Diyarbakır, Adana, Konya gibi illerde tespit edilen “pozitif” vaka sayısının arttığı, hastanelerde yoğunluk yaşandığı basına yansımakta. Salgında gelinen aşamayla ilgili son durumun şeffaf olarak kamuoyu ile paylaşılması ve bilim insanlarının görüş ve önerileri doğrultusunda yeni önlemlerin mutlaka gündeme alınması gerekiyor.

Gündemimizi belirleyen ikinci konu ise sadece salgın dönemiyle sınırlı olmayan ve geleceğimiz açısından da belirleyici olan siyaset alanında yaşananlardır. Siyasi iktidar, kaybettiği güç ile birlikte daha otoriter ve baskıcı bir yönelim içine girdi. Salgından da tam istediği şekilde, bir başarı öyküsü çıkarmayı başaramaması sonucunda muhalefeti kontrol altında tutmak için elinde bulundurduğu tüm gücü kullanmaya başladı. Seçilmişlerin yerine atanan kayyumlar, muhaliflere açılan soruşturmalar, temel hakların kullanılmasının önüne çıkarılan yasaklar, milletvekilliklerinin düşürülmesi salgın dönemine rağmen yaşama geçirildi. HDP tarafından düzenlenen “Demokrasi Yürüyüşü” daha başlamadan çeşitli engellerle durdurulmaya çalışıldı, katılımcılardan gözaltına alınanlar oldu. CHP’nin Rize’de elindeki tek belediye olan Fındıklı ile ilgili kayyum söylentilerinin arkasında siyasi iktidarın muhalefeti kabullenememesinin bulunduğunu görmekteyiz. Emek örgütleri bilirler ki, demokrasi ve özgürlükler yoksa ekmek de yoktur. Bu yaklaşımla bugüne kadar mücadele eden sendikalarımız, bundan sonra da aynı kararlılıkla mücadelesine devam edecektir.

İşçilerin kıdem tazminatı çeşitli dönemlerde iktidarın hedefi haline geldi ve gelmeye de devam ediyor. Tamamlayıcı emeklilik sistemi adı verilen bir uygulama ile kıdem tazminatının ortadan kaldırılmasına karşı verilecek mücadele aynı zamanda da kamu emekçilerinin mücadelesidir. İşçiler kaybederse, kamu emekçileri de kaybeder.

Bugün (16 Haziran) Berkin Elvan’ın başına gelen bir gaz kapsülü ile vurulduğu gün. Aradan tam 7 yıl geçti ama o yara halâ içimizde kanıyor ve kanamaya da devam edecek. İçimizde bir yerlerde o sızı Berkin’lerin artık vurulmadığı, aldıkları ekmekle eve geri dönebildikleri güne kadar varlığını sürdürecek. Özlemle anıyoruz seni güzel çocuk…

Bugünün Gündemi:

  1. 22 Haziran 2020 tarihinde öğretmenlerin Haziran 2020 dönemi mesleki çalışmaları başlayacak. MEB, seminerlerin okullarda yüz yüze yapılması ile ilgili kararını yeniden değerlendirmek ve gelişen yeni koşullara uyarlamak yerine aldığı kararda ısrarını sürdürüyor. Vaka sayılarında son günlerde artışın devam ediyor olmasına rağmen seminerlerin okullarda yapılması ısrarını anlamak mümkün değil. Asıl amaç öğretmenlerin okula gelmesini sağlamak değil de mesleki çalışmaların yapılması ise, bu çalışma uzaktan da yapılabilir. Salgınla ilgili gelinen aşama değerlendirilmeli ve mesleki çalışmaların uzaktan yapılmasına dair karar alınmalıdır.
  2. Artvin İl MEM ve Artvin Çoruh Üniversitesi işbirliği ile 24-25-26 Haziran 2020 tarihlerinde “Uluslararası Covid-19 Kongresi: Eğitimde Yeni Normlar” başlıklı e-kongre düzenlenmektedir. Kongrenin zamanlaması ve tartışmaya açacağı konu açısından olumlu olduğunu belirtmek gerekmektedir. Bu çalışmanın aslında MEB ve YÖK tarafından yaşama geçirilmesi gerekiyordu ancak henüz bu konuda adım atılmadı. Eğitimde yeni normlar veya başka bir ifadeyle “yeni normal” tartışmalarının hızla yapılması, okulların, üniversitelerin ve tüm eğitim ortamlarının Eylül ayından önce hem fiziksel olarak hem de işleyiş açısından yeni normale göre hazırlanması gerekmektedir. Bu konuda sorumluluğu olan MEB ve YÖK, konunun tarafı olan kesimlerle bir araya gelerek hızla bu çalışmalara başlamalıdır.
  3. Kocaeli’de yayın yapan yerel bir gazetenin haberine göre, hafta sonu yapılan Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) sınavında bir öğrencinin virüs testinin pozitif çıkmasından sonra, aynı salonda sınava giren tüm öğrencilerin karantinaya alındığı bilgisi paylaşıldı. Sınav binasının adından, sınav salon numarasına kadar tüm ayrıntıların paylaşıldığı haber umarız doğru değildir. Sınav binasına adaylar alınırken ateş ölçümü yapılmadığına dair iddialara açıklık getirilmelidir. ÖSYM’nin konu hakkında acil açıklama yapması gerekmektedir. MEB’in, Bilim Kurulu’nun değerlendirmeleri çerçevesinde özel okulların deneme sınavı yapmasını dahi uygun görmediği koşullarda, milyonlarca öğrencinin, ailelerinin ve sınav görevlilerinin sağlığı ile ilgili söyleyecek sözü olması gerekir. Alınan her karar salgının geldiği aşama dikkate alınarak yeniden değerlendirilmelidir. Öğrencilerimizin, eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığı bizim açımızdan şansa bırakılamayacak kadar değerlidir.
  4. MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 10 Haziran 2020 tarihinde, Sayıştay 2019 Yılı Taslak Denetim Raporu’nda yer alan bulguların incelenmesi sonrasında çıkarılan sonuçları içeren bir yazı yayınladı. Çıkarılan sonuçlar şu şekildedir: “Hiçbir faaliyeti bulunmayan döner sermaye işletmelerinin olması; beşeri kaynakların etkin kullanılmaması; maddi duran varlıkların atıl kalması: öğrencilere verilen beceri eğitimlerinin düşük kalması.” MEB’in, söz konusu raporun tamamını paylaşması ve sonuçlarını ilgili kesimlerle birlikte tartışması gerekmektedir. Kamu kaynaklarının etkin kullanılması için toplumsal fayda üretmesine özen gösterilmelidir.
  5. LGS’nin yapılmasına sadece 4 gün kalmasına rağmen önlemlerle ilgili ısrarla sorduğumuz sorulara yanıt alabilmiş değiliz. Bir sınıfta kaç öğrencinin sınava gireceği sorusuna MEB yanıt vermek yerine, kaygılanmamamızı söylemekle yetiniyor. Eğitim Sen Genel Merkezi’ne ulaşan sınav salon fotoğrafları ve bilgiler, sınıflarda 18-20 arasında öğrenci olacağını gösteriyor. Bu konunun önemi nedeniyle MEB’in sınıflarda fiziki mesafenin nasıl sağlanacağını açıklaması gerekmektedir. Sıraların sadece arasını açarak fiziki mesafenin sağlanması mümkün değildir. Bu konuda gerekli önlemlerin alınması için konuyu takip etmeye devam edeceğiz.

Kamuoyuna Saygı ile Duyururuz

EĞİTİM SEN MERKEZ YÜRÜTME KURULU

Benzer İçerikler

Bizi Takip Edin

En Üste Çık