Siyaset gündeminin iyiden iyiye ısındığı günlerden geçiyoruz. Halkın temel gündemi işsizlik ve yoksulluk. Bu sorunlara çözüm üret(e)meyen siyasi iktidarın güç kaybetmesi açık olarak gözlenmekte.  Siyasi iktidar yaşadığı güç kaybını engellemek ve muhalefetin de aynı zamanda güçlenmesini durdurmak için gündemi sürekli değiştirme arayışı içinde. Yaratmaya çalıştığı gerilim siyasetini ve elindeki gücü kullanarak muhalefeti etkisizleştirme yaklaşımından da sonuç alması mümkün görünmüyor. Böyle bir dönemde emek örgütlerinin üzerine düşen ise ısrarla emekçilerin sorunlarını ve taleplerini gündeme getirmek olmalıdır. Bundan dolayı da konfederasyonumuz KESK tarafından Haziran-Temmuz aylarını kapsayan bir mücadele programı hazırlandı. Tüm şubelerimiz, temsilciliklerimiz ve üyelerimizle bu programın en etkili şekilde yaşama geçirilmesi için üzerimize düşeni yapacak, haklarımız için mücadelemizi sürdüreceğiz.

Son günlerde yaşanan kadın cinayetleri ve kadına dönük şiddetin artmasının sadece faillerin hastalıklı psikolojileri ile açıklanması yeterli değildir. Uygulanan cezasızlık politikaları ve şiddeti üreten toplumsal iklim değişmedikçe bu sorun varlığını sürdürecektir. “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz!” diyerek yaşanan şiddete karşı sesimizi yükseltecek ve bu sorunun çözülmesini mutlaka başaracağız.

Bugünün Gündemi:

1. MEB tarafından, Haziran 2020 döneminde öğretmenlerin mesleki çalışmaları okullarda yapması kararının alınmasının ardından bu durumun yaratabileceği sağlıkla ilgili risklere dikkat çekmiş, MEB’in bu kararını değiştirmesi gerektiğini belirtmiştik. Ancak, MEB yönetimi, okullarda fiziki mesafenin nasıl sağlanacağı, dezenfektenin nasıl yapılacağı, ateş ölçümü ve okullarda sağlık görevlisi bulundurma gibi hususlarda öğretmenlerin sorularını yanıtlamamakta, kaygılarını gidermemektedir. Eğitim Sen, öğretmenlerin doğrudan sağlığı ile ilgili olan bu konuda üzerine düşeni yapma kararlılığındadır. Dün, (08 Haziran 2020) mesleki çalışmalarla ilgili alınan kararın değiştirilmesi ve seminerlerin uzaktan yapılması hakkında karar alınması için MEB’e yazı yazdık. Konuyu takip etmeyi sürdürüyoruz. Önceliğimiz öğretmenlerin sağlığıdır.
2. LGS’nin yapılmasına sadece 11 gün kaldı ancak hala bir sınıfta kaç öğrencinin sınava gireceğiyle ilgili bir açıklama yapılmadı. Ayrıca, oturum aralarında öğrencilerin fiziksel mesafeyi nasıl koruyacağıyla ilgili alınan önlemler de kamuoyu ile paylaşılmadı. Okullarda fiziki mekân eksikliğinin diğer alanlarla kapatılacağının açıklanmasının ardından, geniş salonların (yemekhane, çok amaçlı salon vb.) sınav mekânına dönüştürüleceği anlaşılmaktadır. Sınav salonu olarak kullanılacak mekânların sağlık ve sınava uygunluk açısından mutlaka değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu tür mekânlar genellikle okulların zemin veya bodrum katında bulunmaktadır. Özellikle havalandırma, ışık alma ve sınava uygunluk açısından belirlenen koşulları sağlamayan mekânlar sınav için kullanılmamalıdır. MEB, öğrencilerimizin ve sınav görevlilerinin sağlığı ile ilgili tüm önlemleri almalıdır.
3. 18 Mart tarihinde ataması yapılan, hukuki dayanağı olmamasına rağmen göreve başlatılmayan 20.000 öğretmen arkadaşımızı yeni bir mağduriyet daha bekliyor. 22 Haziran tarihinde kararnameleri gönderilecek olan arkadaşlarımız eğer hemen göreve başlarlarsa Haziran 2020 dönemi mesleki çalışmaları şu anki düzenlemeye göre (Mesleki çalışmaların uzaktan yapılması için girişimlerimiz devam etmektedir.), atandıkları illerde yapacak ve istedikleri ilde yapma hakkından yararlanamayacaktır. Tüm öğretmenlerin yararlandıkları bir haktan, 18 Mart’ta atanan arkadaşlarımızın yararlanamaması yaşadıkları mağduriyeti artırmaktadır. Arkadaşlarımızın mali ve özlük haklarının başlangıcı 18 Mart olarak kabul edilmelidir.
4. Salgınla beraber tün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de uzaktan eğitim başladı ve devam ediyor. MEB, uzaktan eğitimi objektif olarak değerlendirmek ve eksiklikleri gidermek yerine kamuoyunda sürecin başarılı yürütüldüğüne dair bir algı oluşturmaya çalışıyor. Bu algıyı oluşturmak için de uzaktan eğitim yayınlarının yaz boyunca devam etmesi planlanıyor. Yapılacak yayınların çekimleri için, 15 Haziran 2020 tarihinden itibaren, 8 ilde bulunan 13 meslek lisesinin ilgili bölümlerinin kullanılmasının planlandığı bilgisi Genel Merkezimize ulaşmıştır. Çalışanların temel hakları dikkate alınmadan yapılacak görevlendirmeleri kabul etmeyeceğimizin bilinmesini isteriz. Öğretmenlerin görev tanımlarında bulunmayan işlerde görevlendirilmesine dün olduğu gibi bugün de sessiz kalmayacağız.
5. Sözleşmeli öğretmenlerin sağlık mazereti ile her ikisi de sözleşmeli olan öğretmenlerin aile birlikteliğini sağlamaya yönelik iller arası yer değiştirme işlemleri ile ilgili duyuru yayınlandı. Aile birliği mazeretine bağlı iller arası yer değiştirme işlemleri için başvurular 29 Haziran-3 Temmuz 2020 tarihleri arasında yapılacak, atamalar ise 14 Temmuz tarihinde gerçekleştirilecek. Sağlık mazeretine bağlı yer değişikliği başvuruları 24-28 Ağustos 2020 tarihlerinde, atamalar 3 Eylül tarihinde gerçekleştirilecek. Aile birliği mazereti yıllara göre veya eşin mesleğine göre değerlendirilebilecek bir durum değildir. Temmuz 2017’de ataması yapılan öğretmen arkadaşlarımız kendilerinden kaynaklanmayan sebeplerden dolayı bu tayin hakkından yararlanamamaktadır. MEB, kimsenin mağdur olmaması için aile mazereti tayinlerinde yıl sınırını kaldırmalıdır. Öğretmenlerin ekonomik ve özlük haklarında göreve başlama tarihi değil, atama tarihi esas alınmalıdır.

Kamuoyuna Saygıyla Sunarız         

EĞİTİM SEN MERKEZ YÜRÜTME KURULU